"ZAFERİN ADI TÜRKİYE" BİR GECE, BİR MİLLET, BİR BÜYÜK DESTAN KONFERANSI GERÇEKLEŞTİ


14.07.2025


"ZAFERİN ADI TÜRKİYE" BİR GECE, BİR MİLLET, BİR BÜYÜK DESTAN KONFERANSI GERÇEKLEŞTİ

Dicle Üniversitesinde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kapsamında "Zaferin Adı Türkiye" temasıyla “Bir Gece, Bir Millet, Bir Büyük Destan “ konferans düzenlendi.

Dicle Üniversitesi 15 Temmuz Kültür ve Kongre Merkezinde düzenlenen konferansa Rektörümüz Prof. Dr. Kamuran Eronat, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Aytaç Coşkun, Prof. Dr. Velat Şen, Genel Sekreter Doç. Dr. Mustafa Uğurlu Arslan, dekanlar, akademik ve idari personel ile çok sayıda davetli katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda konuşan Rektörümüz Prof. Dr. Kamuran Eronat, “Bugün burada, tarihimizin en karanlık gecelerinden birinin yıldönümünde, aydınlık bir sabaha birlikte sahip çıkmanın gururunu yaşıyoruz. 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü, sadece bir darbe girişiminin bastırılması değil; aynı zamanda milletimizin iradesine, demokrasimize ve devletimize sahip çıkışının tarihî bir göstergesidir. Milletimiz, tarihi boyunca nice zorluklara göğüs germiş, türlü saldırılar karşısında asla boyun eğmemiştir. 1915'te Çanakkale’de imkânsızlıklar içinde verilen destansı mücadele, Kurtuluş Savaşı’nda tüm dünyaya gösterilen bağımsızlık iradesi, milletimizin karakterinde yer etmiş olan direniş ruhunun göstergeleridir. O karanlık gecede, vatanımıza kastedenler, milletimizin inancı, cesareti ve birlik ruhu karşısında yenilgiye uğratılmıştır. Milletimiz, kadın-erkek, genç-yaşlı demeden sokaklara çıkarak demokrasiyi savunmuş, tanklara karşı göğsünü siper etmiş, bayrağımıza ve devletimize sahip çıkmıştır” şeklinde konuştu.

15 TEMMUZ MİLLETİMİZİN SAVUNMA HATTI OLMUŞTUR

Rektör Eronat, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır” sözleri, 15 Temmuz gecesinde bir kez daha hayat bulmuştur. Tıpkı Sakarya Meydan Muharebesi’nde olduğu gibi, “hattı müdafaa” değil “sathı müdafaa” anlayışıyla; o gece Türkiye’nin her karış toprağı, milletin savunma hattı olmuştur. Dicle Üniversitesi olarak bizler, tarihimizin bu dönüm noktalarını genç nesillere doğru ve bilinçli bir şekilde aktarmayı görev biliyoruz. Çünkü üniversiteler, sadece bilgi üreten değil, aynı zamanda milletin vicdanını diri tutan kurumlardır. Demokrasiyi, hukuk devletini ve insan haklarını savunmak, hepimizin ortak sorumluluğudur” diye konuştu.

Doç. Dr. Mehmet Serkan Şahin, modern dönem Türk siyasal hayatında meydana gelen ilk askeri darbenin Osmanlı İmparatorluğu'nun son yıllarında yaşanan 1913 Babıali Baskını olduğunu belirtti. İttihat ve Terakki cemiyeti tarafından Balkan savaşları sırasında gerçekleştirilen bu darbe sonucunda hükümet istifaya mecbur bırakıldı. Cumhuriyet döneminde yaşanan ilk askeri darbe ise Demokrat Parti iktidarına son veren 27 Mayıs 1960 darbesi idi. Bu süreci Talat Aydemir öncülüğünde tekrarlanan 1962 ve 1963 darbe girişimleri izlerken, 12 Mart 1971 muhtırasını ve 12 Eylül 1980 darbesini ele alarak Türk Demokrasisine olan olumsuz etkilerine dikkat çekti ve 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin sonuçlarını geçmiş darbe teşebbüsleri ile karşılaştırarak ele aldı.

Şahin, 15 Temmuz darbe girişimini tarihteki darbelerden ayıran özellikleri sıraladı. 


Fotoğraf Galerisi